FIFA 2022 Dünya Kupası’nın grup aşamaları tamamlandı ve Afrika şampiyonu Senegal ile Fas eleme turlarında Afrika’yı temsil ederken Japonya ve Avustralya da Asya’yı temsil etmek üzere Güney Kore’ye katılacak.

Bu takımlar kendi konfederasyonları dışında pek bir tehdit oluşturmuyorlar ancak sergiledikleri performans şaşırtıcı. Bu yazıda bu takımların performansları analiz edilecek ve 16. tura nasıl geldikleri anlaşılmaya çalışılacak.

Senegal

Senegal; Hollanda, Ekvador ve ev sahibi Katar ile aynı grupta yer aldı. Hollanda tüm dünyadaki futbolseverlerin ve uzmanların beklentilerini karşılayarak gruptan lider olarak çıkarken, Senegal’in ikincilik için Ekvador’a karşı zorlu bir mücadele vereceği tahmin ediliyordu.

Tılsımlı Sadio Mane’nin turnuvadan bir hafta önce kulübü Bayern Münih ile oynarken yaşadığı sakatlığın Teranga Aslanları’nı oyundan düşürme potansiyeline sahip olduğuna inanılıyordu. Aliou Cisse bu talihsiz olay nedeniyle turnuva için taktiklerini kesinlikle yeniden düşünmek zorunda kaldı.

Morallerinin kesinlikle darbe aldığını söylemek yanlış olmaz. Sadio Mane bu yıl etkileyici bir performans sergiledi ve 2022 Ballon d’Or ödül töreninde erkeklerin en büyük ödülü için Karim Benzema’nın ardından ikinci sırada yer aldı. Tüm olasılıklara meydan okuyarak turnuvada yarı finale yükseldikleri 2002 yılındaki performanslarını daha iyi hale getirmeye çalışırken takımına liderlik edecekti.

Bu Cisse için biraz benzersiz bir durumdu ve maçları bitirmek için test edilmiş ve güvenilir taktiğini yeniden düzenlemek zorunda kaldı. Mane’nin yokluğunda orta sahayı desteklemek için 4-3-3, 4-2-3-1’e dönüştü. Ancak bu durum ilk maçta Hollanda’nın işine yaradı çünkü Hollandalılar orta saha savaşlarında başarılı olan bir takım.

Sonunda, bu maçtan ders aldılar ve diğer iki maçlarını da kazanarak ilerlediler ve İngiltere’ye karşı çok ilginç bir beraberlik kurdular.

Avusturalya

Avustralya 2006’dan bu yana 16. tura yükselememişti ve turnuvanın başında 2022 FIFA Dünya Kupası’nın farklı olacağına dair hiçbir işaret yoktu.

Fransa, Danimarka ve Tunus ile aynı grupta yer aldıklarından turnuvayı sonuncu ya da en iyi ihtimalle çok uzak bir üçüncü olarak bitirmeleri bekleniyordu. Bu beklentileri boşa çıkarmakla kalmadılar, turnuvanın supriz atı   olarak lanse edilen Danimarka’yı yenerek turnuvanın şok sonuçlarından birini elde ettiler.

Tunus’un Avustralya karşısında topu taca attığı söylenebilir ama bu aynı zamanda Avustralya’nın gruptaki konumunu ne kadar anladığını ve zayıf yönlerini güçlü yönlere çevirmeye odaklanma becerisini de gösteriyor.

D Grubundaki üç maçlarında da daha kötü olan taraf onlardı. Daha az şut, daha az pas, daha az topa sahip olma ve ceza sahasına daha az ilerleme. Ancak verimliliğe ve savunmalarını mümkün olduğunca güçlendirmeye odaklandılar.

Son dünya şampiyonuna 4-1 yenilmek utanılacak bir şey değil ancak maç çok daha kötü gidebilirdi. Avustralya milli takımi sadece her Dünya Kupasına kıl payı katılan bir takım olmadığını kanıtladı (bu turnuvaya da playofflardan katıldılar) ve şimdi Arjantin’le karşılaşma ve 16. turda üzüntü yaratma fırsatına sahipler.

Japonya

Japonya, turnuvadaki iki ölüm grubundan birinde İspanya, Almanya ve Kosta Rika ile gruplandırıldı. Beklenti, son altı turnuvada bir şablon geliştiren Mavi Samurayların bu şablonda devam edeceği yönündeydi.

Japonya 1998’deki turnuvaya katıldığından beri her Dünya Kupasında yer aldı. Ancak, grup aşamasından çıkma ve 16. turdan çıkma arasında gidip geldiler. En son 2018’de katıldıkları turnuvada 16. tura kadar yükselmişlerdi ve bu gidişata göre 2022’nin de bir grup aşamasından çıkış yılı olması gerekiyordu.

Aralık ayında şampiyonluğun en büyük beş favorisi olarak gösterilen İspanya ve Almanya ile aynı gruba düşmeleri durumu daha da kötüleştirdi.

Almanya karşısında aldıkları galibiyetle açılış yaptılar, Kosta Rika’ya az farkla yenildiler ve İspanya karşısında da aynı başarıyı göstererek iki puanla E Grubu’nun zirvesine yerleştiler.

Taktikleri basitti: rakiplerini öyle etkili bir kontra ile vuracaklardı ki bir süre toparlanamayacaklardı ve gol atana kadar bu süreci tekrarlayacaklardı. Motivasyonları da basitti: Eskiden Asya futbolunun en büyük ismiydiler ama düşüşe geçtiler ve bir açıklama yapmak istediler.

Şimdi, 16. turda Hırvatistan’a karşı aynı türden bir tahribat yaratma fırsatına sahipler ve sanılanın aksine, bunu yapmak için çok daha güçlü bir konumdalar.

FAS

Atlas Aslanları turnuvanın hikayesi ancak onları takip eden pek çok kişi şu ana kadarki oyunlarına şaşırmayacaktır.

Afrika’nın en formda takımı ve Teranga Aslanları’nın Ocak 2022’deki Afrika Uluslar Kupası zaferi sayesinde Senegal’in ardından ikinci sırada yer alıyorlar. Takımın birçok üyesinin ve taraftarların hoşlanmadığı türden bir disiplinci olan eski koçlarıyla küçük bir sorun yaşadılar.

Ve turnuvaya sadece iki ay kala onu görevden alıp eski orta saha oyuncuları Walid Regragui’yi göreve getirme riskini aldıklarında kendilerini oldukça benzersiz bir konuma soktular. Regragui takımı hızlı bir şekilde uyumlu hale getirdi, takımın küskün üyelerini yeniden bütünleştirdi ve hepsinin birbirleri için oynamasını sağlayan yeni bir birlik bağı kurdu.

Bu da onların turnuvada şimdiye kadar görülen en dengeli futbolu ortaya koymalarını sağladı. İleride ve savunmada harikaydılar ve takımın her bir üyesi ortak hedefleri olan kalifikasyonu sağlamak için harika bir mesai harcadı.

Şimdi siyasi ve futbol tarihiyle dolu bir maçta İspanya ile karşı karşıya gelecekler. Turnuvanın hiçbir noktasında motivasyonları bu kadar yüksek olmamıştı.